Antalya ve ötesi...

Yazı öncesi bir not: Aslında epey geç kaldım bu yazıyı bloga koymak için. Hatırlama sebebim de bana bugün Diyarbakır'dan gelen bir Mor ve Ötesi fanının maili oldu. Sonra bu işi neden sevdiğimi hatırladım... Yüzüme gülüp, yazıları okuma gereği bile duymadan arkamdan sağda solda yorum yapan akılsızları düşünüp sinirlenmek yerine, ara sıra bu tip şeyler yollayan, gerçekten okuyan, eleştiren, yorum getiren incecileri dikkate almak gerektiğini de bir kez daha anladım... Uzun zamandır sıtkım öylesine sıyrılmıştı ki, bu tip bi' motivasyona ihtiyacım vardı. (Maili yayınlamıyorum, kendimi över gibi olmasın şimdi) Neyse böyle işte. Buyrunuz yazı..  

Yazı öncesi ikinci not: Tüm Mor ve Ötesi fanlarından gelen mail ve eleştiriler için çok teşekkür ederim... Beni mutlu ettiniz.

*** 12-25 Nisan Aktüel dergisinde yayınlanmıştır***

Aktüel olarak, müzik dünyasının istikrarlı yarışması Rock’n Dark’ın Antalya bölge finaline konuk olduk. Efes Dark’ın desteğiyle genç müzisyenlere kapılarını açan yarışmanın bu sene beşincisi düzenleniyor. Bu tip yarışma işlerine bir anlık hevesle girişip sonrasında sesi soluğu çıkmayan nice yarışmanın içinde Rock’n Dark’ın tutarlılığını koruması elbette iyi bir şey. Meselenin “kazanan gruplar gerçekten elle tutulur işler yapıyor mu?” kısmı ise başka bir yazı konusu aslında. O nedenle meseleye tepeden inelim.

Özet geçelim, işin prosedürü bu yıl şöyle gelişecek: 24 Mart gecesi yarışan amatör üç grup içinde Antalya bölge finalini kazanan isim Alper Kayman oldu. Kayman ve diğer yedi bölgenin kazananları haziran içinde yapılacak final gecesinde yarışacak. Birinci olan grubun şarkısı digital single olarak piyasaya çıkacak, klibi de Dream TV’de gösterilecek. İkinci olan ekip yurtdışında bir müzik festivaline gönderilecek, üçüncü ekipse kendi şehri içindeki bir stüdyoda bir yıllık prova şansı yakalayacak.

KEREM ÖZYEĞEN ŞOVA KOŞTU

Gelelim Mor ve Ötesi’nin performansına… Antalya halkı, Rock’n Dark ilk kez Dedeman’da gerçekleşiyor diye mi bilinmez  (şu ana kadar finaller hep Talya’da olmuş) konsere pek alâka göstermedi denilebilir. Grup sahne almadan önce anonsu yapan Metehan Mert Çakır, bir grup oturmuş genci “böyle konser dinlenmez” diye ayağa dikmese, ortamda neredeyse uyumaya gelmiş bir dinleyici kitlesinin olduğu da söylenebilir. Neyse ki Mor ve Ötesi şarkıları Türk rock tarihinin çok önemli bir kısmını teşkil ediyor da, bir süre sonra uyumayı bırakın, gelen herkes deliler gibi eğlenmeye başlıyor. Gelmeyenler ise çok şey kaçırıyor.

Eğri oturalım doğru konuşalım. Mor ve Ötesi’ni çok sevmiyor da olabilirsiniz. Ama bu, sahne performanslarının epey iyi olduğu ve günden güne de yurtdışındaki emsalleri standartlarında çaldıkları gerçeğini değiştirmiyor. Özellikle CD’lerini alıp dinlemiyor olsanız bile ezbere bildiğiniz pek çok Mor ve Ötesi şarkısı var. Bu da neden kendilerini A sınıfı rock grupları içine gözü kapalı yerleştirdiğimize açık bir örnek. Grup “Kara Kutu”, “Sevda Çiçeği”, “Aşk İçinde”, “Küçük Sevgilim”, “Ayıp Olmaz Mı”, “Cambaz”,  “Uyan”, “Bir Derdim Var”, “Deli” gibi klasiklerini ardı arkasına sıralandıkça, enerji patlaması yaşanan Dedeman’ın o karanlık salonu sağlı sollu sallanıyor. Hele ki jüri içinde bulunan Melis Danişmend’in sahneye çıkıp Harun Tekin’le birlikte şarkı söylemesi, bize göre gecenin en zevkli dakikalarının yaşanması anlamına geliyor.

Mor ve Ötesi’nin hemen her üyesi kendi başına büyük birer müzisyen. Ama Antalya konserinde ortalığı kelimenin tam anlamıyla yıkan geçen kimdi diye sorarlarsa size, yanıtınızın grubun elektro gitaristi Kerem Özyeğen olduğundan emin olun. Zira Özyeğen, o gece adeta içine bir Jimi Hendrix kaçmış gibi öyle şevkle, öyle aşkla çaldı ki; kendini sahnede oradan oraya attı, kan ter içinde kaldı, gitarıyla şovdan şova koştu ve hemen herkesin alkıştan ellerinin acımasına sebep oldu. Zaten konser sonrası, girdiğimiz kuliste tebrik etmek için gözlerimiz kendisini aradı ama kendisi, performans sonrası  muhtemelen bir yerlerde düşüp bayılabileceğinden korkmuş olsa gerek, ortalarda gözükmedi. Bir hayli eğlenceli geçen Rock’n Dark Antalya gezisi sonrası güzel bir gezi ve iyi bir konser görmüş geçirmiş olarak, Mor ve Ötesi’ni bir kez daha izleme planları yaparak İstanbul’a geri döndük. 

*** 12-25 Nisan Aktüel dergisinde yayınlanmıştır***