Red
Hot Chili Peppers basçısı Flea’nın olimpiyatlarda Neslihan Darnel için “I have
a celebrity crush on Neslihan Darnel” yazması, geçtiğimiz haftalarda özellikle
sosyal medyada büyük fırtına kopardı. “Celebrity crush” burada “aşık olunan
ünlü” anlamında bir söz, biliyorsunuz. Yani Flea, sevgili basınımızın iddia
ettiği gibi Darnel’e ilan-ı aşk etmiş falan değildi aslında. Sonrasında öyle
anlamsız yorumlar almış ki “yahu delirdiniz mi, tabii ki gerçek değil
söylediklerim” anlamında bir tweet daha attı. Ama en saçması bu değildi. En
saçması, Darnel’in eşi Orhan Darnel’e “Red Hot Chili Peppers konserine gidecek
misiniz” diye sorulmasıydı. İşte asıl şenlik orada başladı. Orhan Darnel de bu
anlamsız soru üzerine yine makul kalıp “neden olmasın, programımız uyarsa
ailecek gideriz” demiş. “Hayır, Flea’yı kuliste kıstırıp bunun hesabını
soracağım” demediğine göre, sessizce dağılabiliriz.
Dağılmadan önce
bir not;
Pozitif’ten aldığımız son bilgilere göre Red Hot Chili Peppers konserinin yeri
kesinlikle santralistanbul. Sun.day.sky iptal ama RHCP değil yani. Çünkü
biletlerin yüzde 95’i tükenmiş ve bu saatten sonra mekanı değiştirmek gibi bir
riske giremiyor Pozitif. Bunun bir stadyum konseri olmama sebebini daha önce
yazmıştık, o tarihler liglere denk geldiğinden boş ve büyük bir alan
bulunamamış. One Love’dan sonra birçok dinleyici “bakalım RHCP konserinde
başımıza ne gelecek” diye tedirgin olduğu için bu soruyu organizasyona sormadan
edemedik biz de tabii. Pozitifçiler haklı olarak yılın konserini tatsız bir
ihtimalle kodlamak istemiyorlar. Biz de istemiyoruz elbette, ama anlıyoruz ki
bu konuda ne olup biteceği konserin olacağı 8 Eylül tarihine kadar muallakta
kalacağa benziyor.
Not almayı
unutmayın
96.2
Radyo Eksen’in uzun zamandır merakla beklediğimiz festivali Eksen on Fair,
olimpiyat kapanışında Blur’le birlikte izleyeceğimiz Bombay Biycle Club’ı
İstanbul’da ağırlıyor. Grup 2010’da NME ödüllerinde “en iyi çıkış”ı aldığı için
kulak kesilmekte fayda var. The Stranglers, Space, Belle&Sebastian,
Babyshambles- Libertines ortaklığı olan London Guns da festivalin enfes
seçenekleri arasında. Defterlerimize 15 Eylül, Küçükçiftlik Park olarak not
almamızı gerektiren önemli bir festival olacak, Eksen on Fair. Tumblr
mantığındaki eksenonfair.com’a bir göz atın mutlaka. Bir diğer önerimiz de,
Boğaziçi Üniversitesi Korofest. 28 Ağustos- 2 Eylül tarihleri arasında herkese
açık düzenlenecek festivalde Hans-Joachim
Lustig, Anne Kohler, Michele Napolitano, Tayfun Ünver, Bilgen Coşkunsoy gibi
önemli isimler yer alıyor.
“İşler Güçler”in
gizli kahramanı
Aslında
“bu yazın bomba albümü” klasmanında sayılabilecek birçok albüm var, yine de
kafamızda çalan şarkı bir albümden değil, bir diziden geldi. Kısa süre
geçmesine rağmen herkesin bir anda hastası olduğu “İşler Güçler” dizisinin
jenerik müziğinden bahsediyoruz. “Ne gada da datlı, bi o gada farklı” desek
kafanızda çalmaya başlar herhalde. Bu eğlenceli jenerik, geçtiğimiz aylarda
“Sahne Müzikleri 1-2” adında bir albümü de yayınlanmış olan Tolga Çebi’ye ait. Kendisi
Ankara Devlet Konservatuvarı Keman bölümünden mezun olmuş bir isim. Mert
Fırat’ın meşhur “Testosteron”unda ve yer bulunamayan “Antonius ve Kleopatra”nın
müziklerinde de emeği geçmiş, önemli bir müzisyen yani. Hemen hepimiz “İşler
Güçler” kadrosundaki üç oyuncuya odaklandık ama, meselenin perde arkasında yer
alan Tolga Çebi’ye de hak verip, elini sıkmadan geçmek olmaz.
TELEFON HATTI
Cem okula
başladı
Hattımızın
diğer ucunda Wufi’den tandığımız, ilk solo albümü “İnim İnim”le arz-ı endam
eden Cem Özel var.
Merhaba Cem, ne
yapıyorsun şu anda?
Okula
gidiyorum. Sabancı Üniversitesi’nde Kültürel Çalışmalar bölümüne yeniden
başladım.
Nasıl oluştu solo
albüm fikri?
Bir
şeyler yazıyordum, biriktikçe albüm yapsam mı dedim. Türkçe müzikle yakından
ilgilenmeye başladım.
Bir izlenimde de
yazılmış, günlüğünü okuyormuşuz gibi hissediliyor şarkılarını dinleyince…
Ben
de öyle hissediyorum. İlk dinlettiğim insanlara şarkılarımı çalınca çıplak
hissetmiştim kendimi. Benimle ilgili, çok özel şeylerdi.
İçine sinsin
diye mi bu kadar bekledin?
Sözler
ve beste yeterince bekletiyor insanı. Kendi kendine olgunluğa ulaşıyor kayda
gelene kadar. Bundan sonra değişecek ama, hem Wufi hem kendi albümüm. O sırada
ne hissettiysem o hissi geçiririm.
Video, Instagram…
Aktif olarak bunlarla ilgilenen bir müzisyensin…
İyi
yapanlar iyi yapıyor bu işi. Ama ben nedense buna meyilli biri değilim. Müziği
yapmak ve onu bırakmak işime geliyor.
Şarkılar kendi
yolunu bulsun, diyorsun yani?
O
albümden sonra bambaşka bir proje geliyor aklıma, öyle dönemler geçiriyorum.
Wufi’de de öyle oluyordu.
Wufi ne alemde?
Hepsini
yapmak istiyorum, sadece Ali Rıza (Şahenk) son dönemde Can Bonomo’yla çok
ilgilendiği için fırsat olmadı. Wufi nadasta, ama daha sonra mutlaka yapmak
istiyorum.
Yazın geri
kalanı için planların neler?
Yaz
okulunda olduğum için tatil planım yok. Yaz başında Barcelona’ya gittim çok
güzeldi, belki Güney’e giderim yine.
*** 16-29 Ağustos 2012 Aktüel dergisinde yayınlanmıştır***
